E-bilet,
deplasman yasakları, yasalar, Aziz Yıldırım’ın
yıldırıcı politikalarıyla deplasmansızlık hasreti çekiyorduk, bu hasreti en son
Manisa’da delmiştik ama Manisa’dan sonra deplasmana gidememiştik. Manisa
sonrasında Aziz Yıldırım’ın salon maçlarına bilet çıkarmamasından dolayı çoğu şey önümüzdeki en büyük engeldi. Planlar
öncesinden yapıldı, deplasman fikstürü duvara asıldı.
Bu defa istikametimiz Çanakkale’ye doğruydu. Kimimiz Burhan Felekte, kimimiz Ankara’da, kimimiz de Çanakkale’deydi. Aramızda deplasman yolculuklarını unutulmazı,
sizden geç gidip stada erken varan kardeşimiz vardı. Bir süre önce polisin gaz
atması sonucu yaralanan kardeşimiz bizimle birlikte geldi bu deplasmana. Yazıya devam
edecek olursak; Geceleri yola çıkmanın keyifli olduğunu düşünenlerdenim her
zaman. Karanlık yollar ardında söylenen besteler ve makaralarla yola devam
ediyorduk. Bu defa şoförümüz değişmişti,
gelen şoför ‘ ağzı vardı,dili yoktu’ derler
diye tanım vardır ya tam da bu tanıma uyuyordu.
Deplasmanların
vazgeçilmezi ‘ Köfteci Yusuf’ bizi
bekliyordu, uğramadan olmazdı. Uğradık,
köftemizi yiyoruz, deplasmana bestelerle, türkülerle yolumuza devam ediyoruz.
Çanakkale yakın bir yerlerde sabah
çorbamızı içtikten sonra yeniden yolumuza devam ediyoruz. Sabah çorbası her zaman iyi gelir bünyeye,
çorbamızı içip yolumuza bakıyoruz. İndiğimizde sahile inip biraz etrafı geziyoruz, bundan sonra fazla süremiz olmuyor. İstanbul’a göre o kadar soğuk hava yok Çanakkale’de. Bir
süre sonra tribünde yerimizi alıyoruz.
Pankartlar asıldı, takımın sahaya çıkması beklendi.
Tribünün akustiği tam istediğimiz gibiydi. Kapasite olarak 80-100 kişi
sığıyordu tribüne. Tribüne girer girmez takımı tribüne çağırıyoruz. Yaşları ufak ama yürekli insanlara sesleniyoruz. İkinci maç başladığında
biraz yorulmuştuk ama pes etmemiştik, kaldığımız yerden devam ediyoruz tribüne. Sonrasında
meşalelerle, sislerle Fenerbahçe tribünü adına ortaya iyi bir iş çıkartmak istiyoruz. . Meşaleler patlarken Fenerbahçe taraftarının
maça gitmemesi için elinden geleni yapan Diktatör Aziz Yıldırım önderliğindeki
Yönetime “ Saltanatın Yıkılır, zulmün biter “ pankartıyla mesaj yolladı
Fenerbahçe taraftarı. Sislerle, meşalelerle endüstriyel futbola, yasalara meydan
okundu. Endüstriyel futbolun bütün kuralları yıkıldı bu deplasmanda!
Özetlemek gerekirse; Voleybola Aziz Yıldırım bilet
çıkarmıyordu, futbol maçlarına hem bilet çıkarmıyor hem de e bilet / passolig vardı, bütün
engeller önümüzü kapatsa da bize tek çıkar yol bırakmışlardı, o da amatör
branş/altyapı maçlarına gitmek. Bu deplasman da böyle olmuştu nihayetinde.
Dönüş yolunda ne kadar yorgun olsak da karanlığın erken çökmesiyle makaralar
yapılıyor, türküler ve besteler söyleniyor, istediklerimizi yapmanın gururuyla
evimize dönüyorduk.
0 yorum:
Yorum Gönder