Burak kardeşim.. Sana nereden sesleneceğimi bilmiyorum.
Düğümleniyor her bir şey. Önce boğazımız düğümleniyor, kelimeler kilitleniyor,
ayaklarımız titriyor, kalbimizle göğsümüz birbirine ateş ediyor. Gözlerden akan gözyaşları seninle olduğumuzun bir kanıtı..
Seninle hiç muhabbetim olmadı, ama illa denk geldik. Bir
deplasman yolunda, Kadıköy yollarında ya da deplasman yolunda dönerken çorba
içmeye girerken. “ Vazgeçenin” derken sana inandık.
Ama sen de bilemezdin bir gece böyle kahpece öldürüleceğini. Biz de
olabilirdik senin yerinde. Biz de senin gibi katledebilirdik. Kalbimizin
ritimlerini değiştirdin bir gece vakti. Zihnimiz karıştı, ilk önce inanamadık.
Sonra inanmaya alıştırdık kendimizi..
Seni bugün son yolculuğuna uğurladık kardeşim. Binlerce
insan senin için geldi. Annenin feryadını duydum. Her duyduğumda içimde kopan
bir çocuk çığlık attı, ellerim kitlendi, parmaklarımı kıpırtamadım, su
şişesinin kapağını çeviremedim.
Ağzıma bir damla
su damlattım. Gözlerimden defalarca yaşlar süzüldü, hıçkırığa boğulduk,
ritimlerimiz bozguna uğradı. Senin cenazeni taşıyan o eller senin deplasman
yolculuğunda yoldaşın olan insanlardı. “ Hadi kalk bu kadar insan senin için
geldi” diyen anne feryadını kim unutabilecek kardeşim? Ya sana yazdığı mektupla
bizi yerle bir eden sevgilini kim
unutacak?
Kuzeninin karşımdayken ağlayışlarını kim unutacak? O
kadar insanın senin için geldiğini bil kardeşim. Biz de suçluyuz. Gözlerimizden akan yaşlarımız
sana olan sevgimizin bedeli. Kelimeler sonuçsuz artık. Biri çıkıp keşke yalan
dese.. Bu acı günümüzde yanımızdan olan Beşiktaş taraftarına selam ederim…
Canımızı vermedik mi Fenerbahçe senin için…
Sözler tıkanıyor,ama tek bir söz geçerli be kardeşim..
" Kahpeliğe dağlar dayanmaz..."
Yazan: Cem Kurtuluş
0 yorum:
Yorum Gönder