Söze şu alıntılarla başlamak istiyorum.
" Bu renklere gönül verenlerin bir şekilde duvarlarına tırmandığı, yeni nesilin büyüklerinden dinlediği, "kaybettik" denilen maçların tribün tarafından "kazandırıldığı" bir kaleydi. Böyle gitmek varmıydı? O tuğlalarla beraber ruhumuzunda uçup gideceğini kim bilebilirdi ki?"
İşte Efsane maraton böyle birşeydi, Kimilerinin o içinde yaşadığı,kimilerinin göremediği ama hayallerinde yaşadığı ve imrendiği bir efsane maraton.Kalbiyle Fenerbahçe'yi sevenlerin yeriydi Efsane maraton, Rakipler Kadiköy'e maç oynamaya gelirken korkardı, futbolcuların ayakları titrerdi. Rakip taraftarın sesi hiçbir zaman duyulmazdı,Çünkü Kadıköy bir cehennemdi o zaman. Maçtan saatler önce dolardı stad‚ hele ki maraton... Herkes maratonun ortasında yerini almak için kapışırdı... O zamanlar ne numaralar ne koltuklar vardı.Bugünkü stadın yarısı kadardı ama çıkan ses kat ve kat fazlaydı.
İnsanlar şimdiki gibi değildi,yerinde oturmazdı maçtan önce tezarühatlar eşliğinde stada gidilirdi.Takım yenilirse yürek kaldırmazdı,taraftarda tepkisiz kalmazdı,her türlü tepkiyi gösterirdi.Şimdiki gibi bölünmüş gruplar yoktu,oradan bağıran insanların tek sevdası Fenerbahçeydi.
O zamanlar şimdiki olduğu gibi reisler yoktu,o zamanlar abiler vardı ama hiç susmayan abiler vardı.Antep maçı,Parma maçı ve aklımıza gelmeyecek kadar çok maç var. Bunlar sadece yakın örnekler, çünkü maraton'un tribün olarak sağlam olduğu dönemler bunun öncelerine denk geliyor. Antep maçı ilk yarı 3 0 yeniliyoruz,tribünlerde ikinci yarı çıt yok öyle birşeydi, aslında bu bir tepkiydi futbolculara,bakalım ne olacak diye,tabi futbolcuları tribünlere çağırdılar,o an gözümün önünden gitmemiştir. İşte o efsane maratonda herkes ayakta bekler,omuz omuza olmak için.Ama şimdi görüyoruz ki insanlar yerinde keyfine bakmaya çalışıyor,yenilince de bazı kişiler eve gidip sadece yatmayı biliyorlar.
''Burası Kadıköy Burdan Çıkış Yok'' sözü bu maçta canlılık kazanmıştır.Çünkü o efsane maraton maçı kazandırmıştır.Maçın kaç kaç olsa bile kaybedilmeyeceğini cümle aleme göstermiştir.Efsane Maraton,.O dönemde stad açıktı, dışardan bazı şeyleri görebilirdiniz. İnsanlar demirlerden tırmanır,stada girerdi o zamanlar çok küçük olmama rağmen hatırlardım.Hatta İlk gittiğim maç 1997 senesi Adanaspor maçıydı sanırım.Ama O coşkulu tezarühatlar hala kulaklarımda çınlıyor.
Yaşamadık ama uzaktan da olsa şahit olduk.
Antep maçıyla kazanan bir efsane maraton
Sonra ben küçüklüğümden hatırlarım 7 yaşında demirlere tırmanan efsane maraton meraklılarını.
Futbolcusunu,forma aşığını delice tribüne çağıran efsane maraton
Semtleriyle bir başka olan Efsane Maraton
Fatih'ten ,Caddebostan'a ordan bahçelievlere diye gider.
Parma maçının o delirtici şovları
Efsane Maraton'u efsane yapan bunun öncesinde Türkiye'de ilk bağıran numaralı'nın olmasıydı,o tribüncülerin çoğu daha sonraları Efsane Maraton'da yerini aldı...
Cem Kurtuluş, 2009
0 yorum:
Yorum Gönder