Savaş filmi deyince aklınıza
hangi filmler gelir? Benim aklıma şüphesiz Steven Spielberg’in filmleri gelir,
özellikle " Er Ryan’ı Kurtarmak”
akılda en kalıcısıdır. Savaş fikrinden yola çıkan “ Good Morning
Vietnam “ ilk başlarda disiplinle işleyen daha sonralarıysa orduya yeni
katılan konformist DJ Adrian Cronauer’ın mikrofonu almasıyla başlıyor. Ordunun
tam tersi fikirlerde giden, esprileriyle askerleri gülme krizine sokan Adrian
Cronauer’ın ilk bölümlerde rock’n roll çalmasına tanıklık ediyoruz. Her orduda
olduğu gibi bu orduda da rütbeliler Cronauer’i sevmiyor. Bu daha sonra
Cronauer’e verdikleri emirle şekilleniyor. Hangi müzikleri çalacağını, hangi
şeylerden bahsedeceklerini söylüyorlar, burada Cronauer’ın yapmak istediği tek
şey; rock’n roll ve devamlı disiplin içinde yüzen askerleri bu bunalımdan
çıkarmak.
Filmde yasaklı sanatçılar
arasında Bob Dylan ismi kısa bir detay olarak bize veriliyor. Bunların
haricinde Cronauer nereye giderse gitsin insanları bir şeyler öğretme hevesi
içinde olduğu kadar onları güldürme peşinde . Çinlilerle anlaşamayacağı üzere
onlara Amerikan kültürünü öğretmeye çalışıyor. Bu bölümde Çinlilere öğrettiği
kısımlarda seyirci de kahkaha atmış oluyor, buradan “ Robin Williams “ ın
oyunculuğunun ne kadar büyük olduğunu anlamış oluyoruz. Aynı zamanda Adrian
Cronoauer ismi Sisteme karşıt imajıyla da filmde farklılık yaratan karakterin
başı oluyor.
Film
60’lı yılların hitleriyle doludur, James Brown çalarken bir yerler bombalanıyor
askerler de bir yandan kendinden geçiyor. Filmin ilk yarısı; şaka ve Adrian’ın
yaptığı komikliklerle geçiyor, filmin ikinci yarısında patlayan bomba sonrası
Adrian bunu radyoda herkese duyurmak ister, ama yine sansürler ve gerçeklerden
kaçan, gerçekleri duyurmasını istemeyen bir sistemle karşı karşıya kalır.
Adrian’e verilen cevap “ bu bir resmi haber değil, böyle bir şey olmadı
“ sözünden ibaret oluyor. Adrian Cronouer yayına girdiğinde şunları
söyler.” Bir bomba resmen patlamadı,3 asker resmen yaralanmadı, 2 kişi
gerçekten ölmedi, bunları resmen bilmeseniz de olur yetkililer böyle” diyor
diye gerçekleri özetliyor. Gerçekleri sunmak isteyen Adrian bir süre sonra
ordudan uzaklaştırılıyor, yerine bir teğmen görevi alıyor ama askerleri
güldüren, onlara enerji veren Adrian’a yaklaşamıyor. Filmin ikinci bölümünün en
iyi sahneleri Adrian’ın mikrofonu alıp eski haline dönüp askerleri gülme
krizine soktuğu anlardan ibaret oluyor.
Sonuç
olarak; Robin Williams önderliğinde harika bir şov filmi olan “ Good
Morning Vietnam “ savaşın gölgesi altında askerleri gülme krizine
sokan sistem karşıtı bir DJ olan Adrian Cornuer’in “ Savaş, sadece savaşmaktan
ibaret değildir “ dedirtiyor bize. Bunu yaparken diğer Vietnam saldırısı konulu
filmlerden kendini ayırıyor. Savaş devam etse de, askerleri motive eden bir
amaç uğruna şekilleniyor. Eleştiri var, kahkaha var, ve sadece Vietnam var. Hem
rock’n roll, hem eğlence, hem Vietnam… O zaman “ Good Morning Vietnam “ sizin için biçilmiş kaftan!
Cem Kurtuluş, 2009
0 yorum:
Yorum Gönder