// body elementide aşağıdaki şekilde düzenlenmelidir. ...
// etiketinden önce aşağıdaki kodu ekleyebilirsiniz. // body elementide aşağıdaki şekilde düzenlenmelidir. ...

Etiketler

Tarih

Kategoriler

22 Aralık 2009

Bob Dylan (1962)








B
ob Dylan, hiçbir şey kanıtlamak zorunda olmayan bir isim. Bu herkes tarafından bilinen bir şey,pek de bunu deşmenin manası yok. Döneminde popüler olmayan biri olsa da yine de kitleleri peşinden sürdürmeye etmişti. 60’lara damgasını vuran Bob Dylan belki de dünya üzerinde şarkıları en fazla yorumlanan sanatçı. 18 yaşında üniversiteden atılan Dylan yirmili yaşlarının başında dağınık kirli saçları, eski püskü giysileri, omzunda gitarı ile New york sokaklarında dolanıyordu. İlk albümünü çıkardığında daha 20 yaşındaydı, o yaşlarda insan elbette ne yapacağını bilmez. Dylan’a göre New York “Henüz çok fazla insanın gitmediği, gidenin de geri dönmediği bir yer ve oraya gitmek, “aya gitmek gibi bir şey" idi. Dylan'ın kendi dünyasına yolculuğa çıkıyor, sokakları birer birer geziyoruz. Albümde şarkı sözleri sadece Dylan’a ait değil, Jesse Fuller ve Bukka White konuk sanatçılar...

1961 yılında kaydedilen albümün raflara çıkışı ise tam bir sene sonra oldu. Columbia etiketiyle yayınlanan albümün prodüktörlüğünü John H. Hammond üstlendi. Bildiğiniz üzere Bob Dylan folk müzik denince ilk akla gelen müzisyenlerden.  Albüm kapağında Dylan gençliğin verdiği o heyecanla gitarıyla sarılmış görüyoruz, 60’ların başı için her gencin bu yaşlarda olduğu hissiyatı oradan alıyoruz. Albüm kapağı sanki okuldan atılan, gitarına sarılmış bir çocuğu anlatıyor.

Albüm; açılışı "You’re No Good"  ile yapıyor. Jesse Fuller imzası olan şarkı albümün en kısa şarkılarında biri olmasına rağmen etkisi altına almayı biliyor.. Liriksel olarak bir anneyi Dylan, Jesse Fuller şarkısında “Sen bir erkeğin beynini kaybetmesine neden olacak türden bir kadınsın. “ cümlesiyle anlatıyor."Talkin New York"  New york’u farklı bir yer olarak tanımlamıştı Dylan bize, mızıkanın şarkının ruhunu şahlandırdığı bir gerçek. Albüm kapağında gitarıyla poz veren Dylan “I swung on to my old guitar/Grabbed hold of a subway car” nakaratıyla yanıt veriyor ve New York’taki hikayesini anlatıyor bir nevi. Zamanında Dylan, New York  sokaklarında dağınık kirli saçları, eski püskü elbiseleriyle dolaşıyordu. O zaman 20 yaşındaydı, okuldan atılmıştı.Okuldan atılan bir öğrencinin ilk yapacağı şey iş bulmaktır,bunu da Bob Dylan New York sokaklarında yapıyor ve şarkı sözlerine yansıtıyor.Dylan,New York'u "New York şehrinde kış zamanı,/ rüzgar karı savuşturuyor” cümlesiyle anlatıyor.

"In My Time of Dying" isimli parçanın asıl sahibi  Blind Willie Johnson. Josh White tarafından 1930’larda söylenmişti.Led Zeppelin bu parçaya Physical Graffiti albümünde  yer vermiştir.  Blues ile folk müziği harmanlamanın desturuyla hareket ediyor Dylan da. "Man of Constant Sorrow"  ile  uzun bir yolculuğa çıkmış New York’ta dolanan genç bir adamın hikayesini sunuyor. Gençlik zamanlarından iliklerine kadar donan aynı zamanda sokaklarda dolanan bir gencin portresini çiziyor Bob Dylan.“House of the Rising Sun" ın bestesi Dave Van Ronk’a ait. Bob Dylan bir gün Van Ronk’un yanına gider albüm yapacağını ve malum parçayı albümde kullanmak istediğini söyler. Van Ronk buna sıcak bakmaz, sıcak bakmamasına rağmen Bob Dylan ilk çıkardığı albümde bu şarkıya yer verir. Olaylar iyice karışır bestenin sahibi olan Van Ronk gittiği her yerde Dylan’ın şarkısını çalan bir hırsız muamelesi görür.

 Bu defa sıra The Animals grubundadır, Eric Burdon, Dylan’dan aldığı şarkıyı zirveye taşır. Bu defa da Dylan hırsız muamelesi görür.  Dylan’ın kendi bestesi olmasa da,ki albümde sadece iki orjinal beste vardır; albümün en hissiyatlı, en içi cız şarkılarından biri olmakla birlikte  lirikler geneleve düşen birinin ağzından söylense de  bir kumarbazı anlatırken “Artık bir kumarbazın ihtiyacı olan tek şey bir bavul ve bir sandıktır.Ve tatmin olduğu tek zaman sarhoş olduğu zamandır. “ sözleriyle karşılık verir şarkı. Melodisiyle, ruhuyla şarkı  bir uçuşun habercisidir.

 "Pretty Peggy-o" gitar ve armonikasını konuşturan Dylan bildiği yoldan devam ediyor. Sessizliğin hakim olduğu yerde. "Song to Woody" Bob Dylan’ın idolü olan kişi  Woody Guthrie’ye adanan bir şarkı. Bob Dylan piyasada yokken Wooddy Guthrie'nin protest şarkı yazma konusunda Dylan’ı etkilediği bir gerçek. İşçileri, emekçileri savunan bir sanatçıydı Woody Guthrie... Woddy onun ileride kendi izinden giden Dylan'ın böylesine etkileyici bir isim olacağını tahmin edip etmediği bilinmez ama Bob Dylan yavaş ve emin adımlarla ilerledi. Onun seslenişi şöyleydi;"Hey Woody Guthrie, bu şarkıyı sana yazdım" 

Eric Von Schmidt imzalı Dylan tarafından yorumlanan "Baby, Let Me Follow You Down" 1950’lerin popüler şarkıları arasında yerini almıştır.  Hikayeyi anlatırken daha sonra mızıkasını konuşturuyor Dylan,ki bu albüm genelinde devamlı sürüyor. Sonuç olarak;Bob Dylan’ın kendi ismini verdiği bu albüm iki şarkı hariç, geleneksel ahalk şarkıları minvalinde oluşturulmuştur. Sadece Dylan’ın iki orjinal bestesi bu albümde yer almıştır. 20’li yaşların başında bir genç için  böylesine cover parçalarını güçlü yorumlamak kolay bir iş olmadığını Dylan bu albümde fazlasıyla gösteriyor.


Cem Kurtuluş,2009

 

Parça Listesi

 

1. You're No Good     

2. Talkin' New York"     

3. In My Time of Dyin' 

4. Man of Constant Sorrow    

5. Fixin' to Die   

6. Pretty Peggy-O   

7. Highway 51 Blues    

 

Side two

 

1. Gospel Plow

2. Baby, Let Me Follow You Down

3. House of the Risin' Sun

4. Freight Train Blues

5. Song to Woody

6. See That My Grave Is Kept Clean

 

CEM KURTULUŞ,2009

 

0 yorum: