Korku,
kaos, hınç, ölenler, öldürülenler, yoksulluklar, ezilenler, Hayal ve yaşamın
dışında kalanlar, özel çocuklar…
" Hayal ve Yaşam " 90’lardaki pop patlamasından
sıyrılan sert sözlerle rock camiasına
damga vuran bir albüm. Ayrıca Objektif
her zaman çizgisini koruyan her daim rock çizgisinde ilerleyen bir grup oldu. Siyasi
olarak 90’larda Diken ve Objektif sağ/sol görüş
olarak iki noktaya ayrılmış, aralarında kavga çıkmıştı. 93 yılında piyasada yerini alan Hayal Ve Yaşam albümü çoğu gencin rock müzikle
tanışmasını sağladı. Objektif'in popüler
olmak için bir kitle yaratmak gibi gayesi olmadığı için bu albümün değeri
bilinmedi, televizyon ekranlarında çakma rock starlar gibi poz vermediler.
Sadece düşündüklerini yazdılar.
İnternetin
yükselişte olmadığı dönemde albüm kaset formatında çıktı. Albümün
farklı bir havası olduğunu söylemekle birlikte İbrahim Cantay’in güçlü vokali, Vecdi Yücalan’ın gitar soloları ve sert sözleri rock camiasında büyük etki
bıraktı “ Hayal ve yaşam iç içe
yaşamadan düş göremezsin’’ derken Objektif bize gerçekleri anlatıyordu. Düş peşinde
koşan insanlar, kuşkulu bekleyişler,
Aydınlığa çıkmak için çabalayanlar…
Albüme
dönecek olursak; Rock sound’unun nasıl olması gerektiğini gitar girişleriyle
bize hissettiren etrafa enerji saçan aynı zamanda sözleriyle mesaj gönderen " Özel
çocuk’’ şarkısıyla albüme dalalım. “ İşçi’nin maaşı 2 milyonken
özel çocuğun masrafı 1500 dolar’’ sözleriyle şarkı inceden mesaj gönderiyor. Baba
parası yiyip, üniversite okuyup lüks arabalarla orada burada boş yaşam sürenlere
selam ediyor şarkı.
“
Mutlu Ölüm’’ ‘ Yanımda sevdiğim ve
sıcaklığı ve de gitarımızla ölsek biz’’
nakaratlarıyla içinde melankoliğe
kayan sözleriyle 90’lı yıllardaki rock dönemine inceden mesaj gönderiyor.
Yalnızlıklar
dünyasında sürgün edilmiş bir yaşam sözleriyle aklımıza kazınan ‘’Otuzluk Dulun
Soğuk Yatağı’’ şarkısı 30’lı yaşlardaki her insan için dinlenmeye değer.” Dul soğuk insanlar soğuk
Isıtacak bir ışıkta yok” nakaratlarıyla melankoliğin dibine dalıyoruz.
Isıtacak bir ışıkta yok” nakaratlarıyla melankoliğin dibine dalıyoruz.
1993
senesi rock müziğin yükselişte olduğu underground piyasanın yüksek olduğu sene
olduğu kadar 93 senesi karanlık bir dönemdir, bu karanlık dönemdeki en üzücü
olay Uğur Mumcu’nun öldürülmesi olmuştur. Ona ithafen sayılabilecek “ Hınç Kaos
Terör” şarkısı nakaratlarıyla adeta ders
veriyor.
“Öldürmeye karşı çık
sen ölmeden
Yok olmadan sevgiyi aşıla “
Yok olmadan sevgiyi aşıla “
Albümü
özetlemek gerekirse; Hayal ve Yaşam’dan ve her şeyden dem vuran bir albümle
karşı karşıyasınız. “ Ölsek biz gitarımızla” diyen Vecdi Yücalan’a ve şimdi aramızda olmayan İbrahim
Cantay’a selam olsun…
Cem Kurtuluş, 2010
0 yorum:
Yorum Gönder