" Karada Manowar, Korsanda
Running Wild " diye bir tanımlama vardır,ilki herkes için geçerli mi
tartışılır ama ikincilik konusunda çoğu kişi aynı fikirdedir. 1980'lere
geldiğimizde heavy metalin altın çağı olmakla beraber dünyada Nwobhm ile
birlikte beraberinde speed metal'in etkisinde olan grupları da ortaya
çıkarmıştı. Bu gruplar aynı zamanda daha önceki dönemde heavy metal gruplardan
aldığı ilhamla ileride bunu yaptığı işlere göstereceğini gösteriyordu. Alman
speed /heavy metal efsanesi Running Wild için her şeyin
başlangıcına gidecek olursak; ilk demoları 80'lerin başında gerçekleşir.
Bunun üstüne birçok demo çıkarırlar. Başka gruplarında yer aldığı
Split'te kendilerine yer bulurlar. 1984 yılında ilk albümünü yayınlar Running
Wild, hiç vakit kaybetmeden biz işe koyulalım derler ve 85
yılında Branded and Exiled albümünü yayınlarlar.
Running Wild , Almanya’da "Accept ve Scorpions ile
birlikte en saygı duyulan grupların başında geldiğini söylemeye gerek var mı
bilmiyorum. Prodüksiyon dehşet verici olmakla birlikte ilk albümde
ağırlıklı olan satanik imaj, şeytani sözler bu albümde fazla gözükmez. Aynı zamanda albüm çıkarken gitarist değişikliği olur. Preacher’ın yerine Majk
Moti katılır gruba. Gitarlar etkili olsa da ilk albüme
göre farklılık gösterir. Rock’n Rolf yine üstün
bir vokal olduğunu albümde bizlere gösteriyor. Bu albüm Heavy ve speed
metal’in yükselişte olduğu dönemde çıkmış korsanlar bize yine iş başında
olduğunu gösteriyor.
Albüm “ Branded And
Exiled’’ ile giriş yapılır. Rolf’un
o enfes vokalleriyle kendimizden geçiyoruz. İlk albümdeki gibi güçlü
gitarlara tanıklık etmesek de şarkının gitar girişi jilet gibi.
Sololar dikkat çeker, heyecan verici sololara tanıklık ediyoruz. Rolf’un
vokaliyle bütünleşmesiyle enfes bir şarkı ortaya çıkıyor. Şarkının lirikleri sürgüne
gönderilen ve orada damga yiyenleri anlatıyor. Ancak bir arada
durabilirlerse karşı güçlerle başa çıkabileceklerini anlatılıyor.
“ Gods
Of Iron’’ gitar saldırılarının hakim olduğu, “
Evrenin yöneticilerine meydan oku’’ diye mesajı veriyor.
Kölelik, isyan edenler ve özgürlük için kavga edenler şarkının teması
oluyor. Mitolojik unsurlarla şarkı sözlerinin bağlantısı yüksek. Rock'n
Rolf'un güçlü vokaliyle zirveye ulaşıyor. "
Realm Of Shades’’ klas bir gitar girişiyle açılan parça sonra
şekil değiştiriyor. Rolf yine görevini yerine getiriyor. “Biz,tüm
dünyanın yalanlarından sıkıldık " sözüyle de ana fikrini ortaya
koyuyor.
“ Mordor’’ bir marş
edasıyla akılda kalıcı notalarla, sololarıyla kendinden geçiren şarkılardan
biri olarak öne çıkıyor. Dünyayı esareti adı altına alan bir düzende
yalancı yöneticilere,kendilerini savaşata götürenlere, zulüm ile baskı altına
alanlara “ Fight the Oppression”
ile sözünü fazlasıyla söylüyor.
Çift gitarın etkili olduğu riff bolluğuyla
Rolf’un güçlü vokaliyle, baş döndüren sololarıyla da klasını
konuşturuyor.
Judas Priest etkilerine
rastladığımız “ Evil Spirit “
gücü elinde bulunduran statü sahiplerine, şiddetten beslenenlere “money and fame were his conviction” sözüyle sesleniyor. Şarkının genelinde Judas Priest etkileri
görmek mümkün, ki 80’lerin ortalarında
heavy metal ile yolu kesişen çoğu grupta
Judas Priest etkileri görmek mümkün. Albümün
genelinde de Downing-Tipton etkileşimli rifflere denk geliyoruz.
Gitarların hakimiyetinin sürdüğü, Rolf’un da
güçlü vokaliyle enerjisini yaydığı albümün dinamiklerinden “ Marching to Die “ nedensiz
savaşa sürüklenen nedenini sormadan soykırım yapan insanlığa sesleniyor. Albümün
finali 80’lerde deri ceket giyerek- motor
sürerek konserlerde hunharca eğlenen, headbang yapan gençliği “
Chains and Leather “ ile
selamlıyor. Bunu ilk yapan gruplardan
biri de Judas Priest’ti, albümün genelinde Downing-Tipton rifflerinden
etkilenme olduğu bariz belli oluyor.
Toparladığımızda; 1984’te
Running Wild şeytani sözlerden biraz daha toplumsal olaylara, nedensizce savaşa
yollayan savunma bakanlarına sözünü söylüyor. 1985 itibariyle Majk Moti grubun soundunun gelişiminde
farklılık yaratıyor. “ Branded And Exiled “ 80’lerin en iyi
heavy metal albümü değil ama 80’lerin ortalarında çıkan işler arasında konuşulması
gereken başarılı bir albüm olmasıyla klasını konuşturuyor
Cem Kurtuluş, 2011
0 yorum:
Yorum Gönder