// body elementide aşağıdaki şekilde düzenlenmelidir. ...
// etiketinden önce aşağıdaki kodu ekleyebilirsiniz. // body elementide aşağıdaki şekilde düzenlenmelidir. ...

Etiketler

Tarih

Kategoriler

13 Nisan 2012

Deplase Ankara: (13.04.2012)

















Mevzu yine deplasman olunca yer ve zaman fark etmeksizin hiçbir şey önemli olmuyordu. Bu defa Ankara yolundaydık. Puslu ve sisli Ankara Yolları. Günler öncesinden biletlerin bittiği söylenmiş ,biletler sonradan yine çıkmıştı.   12 gibi yola koyulmuştuk. Ama 5 saatlik yol 5 saatte bitmemişti. Yine makarasıyla dolu bir deplasmana doğru gidiyorduk. Otobüste söylenen tezahüratlar ,alkoller ve bir çok şey...

  Eksik olan şeyler de vardı elbette.  Çok fazla yerde duraklamıştık. Ankara’ya gidene kadar tekel bayi bulamamanın sıkıntısını yaşadık, bunu daha önce de yaşamıştık. Neyse ki bir yerde durup bulmuştuk, hemen tekele attık kendimizi. Oradan bir araç  çevirip  şoföre  bizi tekel bayiye kadar bırakmasını istemiştik.
Sonrasında yola yeniden koyulmuştuk. Artık durmak yoktu. Alkollerde kısa sürede tüketilmişti.  Ankara’ya geldiğimizde stadın önü kalabalıktı, takım otobüsünü Ankara'daki Fenerbahçeliler karşılamıştı. İstanbul’dan yanılmıyorsam 2 otobüs kalkmıştı, maçın hafta içi olmasının en büyük sıkıntıydı.  

 Döner ekmek  mi yiyelim derken vazgeçip hemen pankartı asmak için stada girdik. Tribündeki yerimizi aldık.  Maç başladı kayseri daha atak oynuyordu. Kayseri de kendi tribünleri doldurmuş, kendilerini iyi hazırlamıştı.  Ama üstünlük bizdeydi. Kale arkaları ve maraton tarafı bize aitti. Tribün üstünlüğü olarak da " Ankara Deplasman sayılmaz " sözünü hafızamıza çaktı. 

 Maç düdüğü çalmadan önce kendimizi alıştırıyorduk tribüne. Düdük çalar çalmaz desteğimizi vermeye başladık. Kale arkasının orta tarafı bir de sağ taraf hariç tribün zayıftı. Özellikle sol kısım. Ama karşılıklı tezahüratlarla iyi bir ivme yakalamıştık. . Maraton kısımda da sadece orta taraf bağırıyordu. Özet olarak; Ankara'nın ayazında puslu bir deplasmanı geride bıraktık. Olabildiğince soğuk, cefakar ve deplasman dönüşünde içilen bir sıcak çorba içimizi ısıttı.  

Cem Kurtuluş,2012


0 yorum: