// body elementide aşağıdaki şekilde düzenlenmelidir. ...
// etiketinden önce aşağıdaki kodu ekleyebilirsiniz. // body elementide aşağıdaki şekilde düzenlenmelidir. ...

Etiketler

Tarih

Kategoriler

30 Aralık 2020

Sodom - Genesis XIX (2020)


 










Alman thrash metal sahnesinin kuşkusuz en gaddar gruplarından biri “ Sodom “ oldu.  Ürettikleriyle,yazdıklarıyla başka bir kulvarda oldu. Leşlik ve gaddarlık arasındaki çizgiden de kolay kolay ayrılmadı. Tom Angelripper diğer anlamda bir başkomutan gibi grubu yıllarca ayakta tutan isim oldu. Kendisinin ikinci dünya savaşından başlayıp politik sözlerle haşır neşir olması da kimseyi şaşırtmaz.  EP’leri saymazsak dört yıl sonra Sodom  “ Genesis XIX “ ile geri dönüyor.  Tom her zaman dünya görüşü açık ve gaddarca bunu liriklerine yansıtan biri oldu. Dünyanın düzeni ve değişmeyen çoğu şey için Tom durumu albümün çıktıktan sonra verdiği bir röportajda  şöyle anlatıyor; “Bence her şey kontrolden çıkıyor. Politik değil, hiçbir şeyi değiştiremem, politik olarak aktif değilim “

Konuya geçersek; Sodom, Genesis XIX’de bir önceki albüm Decision Day’de denediği tek gitar olayından çift gitara geçiyor. Bu da Tom Angelripper’ın bizzat uzun zamandır düşündüğü bir iş,ki bunu daha önceleri yapmıştı.

  “ Partisan “ EP’sinde de yer alan Blackfire’ da kadroda yerini alıyor,ki Blackfire’ın yarattığı riffler konusunda tartışmaya açık olduğunu sanmıyorum. Çift gitarla yaratılan o muazzamlık seviyesini Sodom bize girişteki enstrümantal  “Blind Superstition” ’dan kısa süreli olaydan sonra “ Sodom &Gomorrah “ da gitar saldırılarının yükseldiği, 80’lerdeki o gaddarlığın devam ettiğini, o köklerin halen içinde olduğunu fazlasıyla gösteriyor. Bass seslerinin de açılmasıyla kendisine kolaylık sağladığını pek çok yerde dile getiriyor Tom. Şarkının içeriğiyle ilgili de “Sodom &Gomorra’nın Tanrı tarafından yok edildiğini sanmıyorum ama bu sadece bir Sodom şarkısı. “  yorumunu yapıyor Tom.  Şarkı bazı kaynaklara göre Quorthon  ve Chris Witchunter’a adanıyor.

 Saldırganlığın devamlılığı Blackfire’ın öne çıkmasıyla, davulların da o saldırıda eşlik ettiği Euthanasia” ile devam ediyor. Tom’un bu şarkıyla alakalı bahsettiği mevzu var ki o da Blackfire’a dair gitar tonlarının hiç değişmemesi olduğu bu da albüm genelinde bariz belirgin. “No amnesty, no faith in God “  nakaratlarıyla da mesajı veriyor liriklerle.  Albüme adını veren “ Genesis XIX “  gökgürültüsü seslerini duyabileceğimiz hissiyatta kasvetle birleşen aynı zamanda Black Sabbath’ın o kasvetli rifflerini anımsatan bir başlangıç yapıyor. Kasvetli bölümden sonra o agresifliğe dönüşen bir canavarla yüzleşiyoruz.

“ Nicht mehr mein Land “  şarkısı yazılmaya başlandığında Tom bununla ilgili şunu söylüyor; “ Bunu yazmaya başladığımızda İngilizce sözlerim vardı ama değiştirdik çünkü bir thrash şarkının Almanca sözlerine sahip olmak istiyorduk, çünkü ben bir Alman’ım “    liriklerde ülkesine dair içindeki duyguyu kaybettiğinden,geleceğe dair kaygılı olduğundan  dem vuruyor Tom. Bunu da vokallerinde haykırırken daha net anlıyoruz. “ Glock’n roll “ tipik bir Sodom şarkısı olmadığını bariz belli ediyor,bununla alakalı Tom Angelripper de aynı yorumu yapıyor. Bunun yanında şarkının hikayesi de bir atış poligonunda geçen  kısa bir sohbet üzerinden geçiyor. Başından itibaren agresif bir çıkıştan sonra inişe geçiyor. Albümde ayrı bir köşeye konulması gereken şarkılardan.

Albümün en uzun şarkısı olan “ The Harpooner “  Black Sabbath’ın rifflerini anımsatan bir giriş ve sonrasında saldırganlaşan bir halde ilerliyor. Şarkının mevzusu ise Moby Dick kitabının kahramanı Kaptan Ahap hakkında olduğunu söylüyor Tom. Zevk için avlanma ile yemek için avlanma arasında farkla alakalı bir durumu yansıtıyor.  “ Dehumanized “ bilindik o kasvetli girişindeki rifflerle başlıyor. Saykodelik havayı yakalamanızı istiyor,sonra yoluna agresifleşerek devam ediyor. Sololarıyla ayrı kıvrandırıyor, ve başka birine parantez açmak gerekirse sadece burda değil  ama Toni Merkel genel anlamda muazzam iş çıkarıyor. 

Occult Perpetrator “   “ Your life disappears, your body remains “ nakaratlarıyla da son noktayı bir aforizma edasıyla koyuyor. Tom’un gaddar vokalinde yatan o agresiflikle de bir dinamit gibi patlıyor. “Waldo & Pigpen”  epik, duygu dolu girişiyle mest ederek başlangıcı yapıyor. savaşın acımasızlığı üzerine birilerinin öldüğü,birilerinin şans eseri kalmasına inceden sözleriyle uyarısını yapıyor.  Blackfire’ın eseri olan “Indoctrination” punk yoğunluğunun fazlasıyla hissedildiği Tom’un da Blackfire’a istekte bulunduğu şarkı oluyor, kendisi de böyle söylüyor.Albümün kapanışı “ Friendly “ ile gerçekleşiyor. Tom’un atağa geçmiş gaddar vokali, davulda Toni Merkel’in albüm genelindeki performansıyla birlikte iyi bir iş çıkıyor.

 “ Decision Day “ albümüyle karşımızda üç kişilik bir kadro vardı. Bernemann gitarda, Makka davuldaydı. Daha sonra “ Partisan “ EP’siyle kadroya Blackfire geri geldi, Husky davuldaydı. 2020 kadrosunda da Toni Merkel davula geçerek kadro şeklini aldı.  Toni Merkel, grubun yaş ortalamasına bakarsak genç ama bir o kadar sıkı davulcu olduğunu kanıtlar nitelikte çalıyor.  Aynı zamanda Tom Angelripper’in Toni Merkel ile konuştuğunda Toni Merkel’ın Sodom’un efsane davulcusu Witchunter’ın bütün videolarını izlediğini söylemiş ve ek olarak Withchunter gibi bir davulcunun yerini alamayacağını da belirtmiş.

 Son çıkardıkları “ A Handful Of Bullets “  EP’si de albüm öncesi sıkı bir iş niteliğinde olduğunu söylemek gerekir.Sonuç olarak; “ Genesis XIX “  Tom Angelripper’ın çift gitar olayından ısrarcılığını devamlı getirdiği bir albümle birlikte, bir nevi bu müziğe ilk başladıklarından köklere dair de riffsel yönden dolu, bir o kadar gaddarca bir albüm.Albümün kapağını çizen Joe Petegno, önce şarkılar oluşuyor daha sonra kapağı çiziyor.  Bununla ilgili Blackfire “82’de hangi grupların albüm çıkardığını hayal etmeye çalıştık. “ açıklamasını yapıyor bir röportajda.  Kısaca daha da uzatmamak gerekirse;  Sodom’un albümde yaratmak istediği  80’lerdeki köklerine geri dönüş diğer bir anlamda, o agresif ruhu ve gaddarlığı sonuna kadar hissettiren bir işle dönmüş oluyorlar.

 Dünyanın boktanlığı konusunda Tom Angelripper dünyanın boktanlığı üzerine yaşadıkça yazmaya devam edecek!

Kadro

 Tom Angelripper / Bass, Vocal

Frank Blackfire / Lead guitar

Yorck Segatz- Rhytm Guitar

Toni Merkel – Drums

Sodom – Production

Joe Petegno – Album cover

Sigg Bemm-engineer ,mixing


Cem Kurtuluş,2020

0 yorum: