Ölüm;
her şeye gebe bir mevcu, üstünde konuşulması gereken bir şey. Bunun hakkında ne
dersek diyelim kaçışın olmadığı tek gerçek ölümün kendisi. Ölümün olmayacağını
düşünmek hayalden öteye gitmez hepimiz için.
“ Dance Of Death” de Iron Maiden’ın ölüm üzerine mevzuları anlattığı
albüm üzerine içinde çok söz söylenen bir albüm, Harris yine edebiyat
parçalıyor. Savaş mevzusundan gidiyor Ölüme.
“ Dance Of Death” Iron maiden’in şüphesiz en çok tartışılan albümlerinden
biri. Bunun nedeni albüm kapağı. Albümün kapağı David Patchett
tarafından hazırlandı. Albümün kapağında
gördüğümüz tasarım aslında Patchett'in hazırlık aşamasında çizdiği bir
taslaktı. Ancak grup kapakta bu taslağı kullanmaya karar verdi. Bu nedenle
tartışmaya yol açtı. Iron maiden halen üretmeye devam ediyor. Brave New World
gibi bir klasikten sonra, Iron Maiden'ın hala neler üretebildiklerini görmek
için eşşiz bir albüm " Dance Of
Death"
Iron maiden albümleri her zaman karanlık, korkutucu ve
gizem doludur. Iron Maiden’in işlediği temalar her zaman hayatın içinden
seçilmiştir. Savaşlar, üzüntüler, Ölümler, kayboluşlar ve daha
niceleri...
Iron Maiden’in vazgeçemediği şarkı sözleri genellikle
savaşlar hakkındadır. Grup İngiltereli olduğu için ,İngiltere’nin geçmiş
tarihinde yaşanmış olayları anlatır. Bunun en basit örneği “ Paschendale” şarkısıdır.
Şarkının ana teması, adını 1917 yılında Alman ve İngiliz ordularının karşı
karşıya geldiği, tarihin en kanlı savaşlarından birinden alır. Her iki taraftan
300.000 civarında askerin yaşamını yitirdiği Paschendale muharebesini anlatan
şarkıdır.
“ Wildest Dreams” Albümde çıkan ilk single olma
özelliğini taşır. Şarkı hızlı davul ritimleriyle, bruce’ın hızlı vokalleriyle
dikkat çekiyor. En sevdiğim kısım bu nakaratlardır."I'm on my way Out on my own again." Şarkının sözleri ise
The x Factor albümünü aklımıza getiriyor. Steve harris’in 90’ların başında
karısından boşanmasıyla steve bu sözleri yazmış olabilir. Bir yol şarkısı içi
ideal kesinlikle. Şarkıya farklı açılardan bakarsak şu ayrıntıyı
yakalayabiliriz. Hiçbir şeyi umursamayan takmayan kaçmak isteyen insana
sesleniş " Wildest Dreams"
Solo’dan sonra sessiz bir biçimde bruce’un
girmesi olayı kopartıyor. “ I'm on my way ,Out on my own
again , I'm on my way” tekrarlanan nakaratlarla noktayı koyuyor
Bruce.
" Rainmaker" Albümdeki favorilerimden.
Hız ,heyecan,coşku,enerji hepsi bu şarkıda . Konserlerin
vazgeçilmezlerinden. Murray,Harris,Dickinson üçlüsüyle karşı karşıyayız.
Bu şarkıda 3 gitarı da net bir şekilde ayırt edebilmekte güzel bir duygu.
Lirikler bir o kadar etkileyici. Çölde dolanan gerçeği aramak için
yola çıkan bir adamı anlatıyor. O adam gerçek ve hayal arasında gelip
gider. Acı çeker, yok olacağını düşünür ,ve birden meleklerin sesini duyar,ve
meleklerin ona yardım edeceğini düşünür. Şarkı bu duygular içinde
geçer.
" No More Lies" Klasik bir
Steve Harris şarkısıyla karşı karşıyayız. Yavaş clean tone da gitarlarla
başlıyor. Bu şarkıda olumsuz bir yer varsa o da hızlandırılmış bir şekilde No
More Lies kelimesini bruce’un tekrarlamasıdır.3.51’den 4.11’e kadar çalan
gitarlar olağanüstü. Şarkıda üçlü gitar saldırısını hemen hissediyoruz
" Zaman doldu
dönüş yok
gökyüzü karardı,
sis çöktü"
işte bu duygularla ilerleyen bir şarkı.
" Montsegur" Iron maiden yaşanan
gerçekleri güzel bir dille anlatmayı biliyor. Bunu şarkıya dökmesi de ayrı
mevzu. Şarkı Ortaçağ'da yaşanan Cathar (Kathar) katliamını konu
alıyor. Şarkının ana teması 13.yy´da katolik kilisesinin bölge halkını
kadınlar ve çocuklarla birlikte ateşe atlamak zorunda bırakmak suretiyle
gerçekleştirdigi katliamdır.
" Biz hepsini katlederken Tanrı kendi kahkahasını
duyacak
Onlar öbür tarafı boylarken güneşe çıktım
Bir köpek gibi yan yada bir köle gibi yaşa
Ölüm ödemen gereken bir bedel
Katharlar'la kalıp ölmen için Ruhunun özgürlüğü
için…"
Janick şarkı da
gitar pozisyonunda biraz geride kalmış. Şarkıda Steve Harris, Bruce ve de
özellikle Adrian Smith daha çok öne çıkıyor.
“ Dance Of Death “ Albüme ismini veren şarkının
olmasının haricinde bu şarkı başlı başına bir yapıt.
Kahramanımız hikayeyi anlatmaya başlıyor. Bruce'ın
şarkıya girmesiyle ölümü iliklerimizde hissediyoruz ilk saniyeden itibaren.
"Yaşam kadar gerçek, ölüm kadar acımasız bir hikaye
Bir gece ormanda dolaşırken
yaşadığım bir şey hakkında
İçkiliydim ama fazla değil
Amaçsızca geziyordum, ay ışığının
tadını çıkararak, yıldızları izleyerek
Çok yakınımda olan bir varlığın
haberinde olmayarak; o her hareketimi izliyorken ."
" Bir varlık üzerime saldırdığı zaman korktuğumu hissettim, dizlerimin
üstüne düştüm.
Beni din de olmayan bir yere götürdü.
Saygınlığımı kaybettiğim yere.
Beni geri çağırdılar, onlara katılmam
için, unutulmuşla dans etmem için.
Ateş çemberine onları takip ettim,
çemberin ortasında önderleriydim."
Hepimiz anlam veremediğimiz gerçeklerle
karşılaşmışızdır. Tanımlayamadığımız varlıklar görmüşüzdür. Bir çoğumuz bunun
farkına bile varamamıştır. Bunun tesadüf olduğuna inanmışızdır. Onlara hayal
adını vererek unutmayı tercih etmişizdir. Gerçeklerle yüzleşmenin tek yolu
,hayallerden uyanmaktır. Hayal olarak gördüklerimiz kısa zamanda gerçeğe
dönüşür. Iron Maiden vurucu sözlerle mevzuyu anlatmaya devam eder.
" Zaman durmuş gibiydi, ben korkudan dona kalmıştım
Hala gitmek istiyordum, ateşin alevi
beni yakmadı
Kızgın kömürlerin üstünde yürüdüğüm
zaman transta olduğumu anladım
Ruhum bedenimden yükseldi. Sadece
bir kişi tanık olsaydı yaşadıklarıma.
Onlarla dans ettim, oynadım ,şarkı
söyledim hepsinin gözlerinde ölüm vardı,
Cansız figürlerdi hepsi ölüydü, Onlar cehennemden yükselmişti.
Ben ölülerle dans ettikçe, özgür
ruhum gülüyor ve haykırıyordu
Ölü bedenimin altından Ölülerin
çemberinde sadece dans ettim.
Ruh ve bedenimi yeniden birleştirme
zamanı gelene kadar, ruhum geri gelmişti.
Ölü müyüm canlı mıyım bilmiyordum.
Diğerleri bana katılana kadar.”
“ Ölümüyüm canlı mıyım bilmiyorum . Gerçeği görebilmem için ölümü görmem
gerekir. “ Bu da şarkının ana teması. Ölüm ve yaşam arası
farkları bizlere sembolik bir şekilde anlatıyor. . Anlatılanlar ölüm ve gerçek
arasından çizgidir.
“ Gitmeme neden izin verdiklerini sanırım hiç bilmeyeceğim
ama bir daha
asla gitmeyeceğim, ölüler dans edene kadar.”
Şarkı Janick
Gers’in gitar tonlarıyla başlıyor. Bir süre devam ediyor. 31. saniyede bruce’un
şarkıya katılmasıyla sessizlik oluşuyor. Şarkının en sevdiğim yeri gitarların
hızlandığı kısımdır. Şarkıya en büyük katkısı olan eleman janick gers. Janick
ile Harris iyi iş çıkarıyorlar, bunun sonrasına Bruce’un güçlü vokali eklenince
ölüm dansına hazırlanıyoruz.
“ Gates Of Tomorrow “ Albümün en zayıf şarkısı olarak
görülür. Girişte gitar oyunlarıyla karşılaşıyoruz. Lirikleri gerçekten
korkutucu ve büyüleyici . Şarkını genelinde klasik janick gers sololarına
rastlıyoruz.
" Kalbinin ve ruhunun etrafından bir ağ örülü, gözlerini aldatıp seni
yoldan çıkarıyor.
Gemiler geceleyin geçerken, kimse
onları görmezken
Günün ilk ışıklarını çocuklara ve
kadınlara teslim ederler Ölülerin ruhlarına…"
" Ben onların kitabını gördüm, Gittiğim yerde merhametten söz
edilmemişti
Affedilmek istiyorsun ama bunu ucuz
sanıyorsun
bunu o kadar kolay sanma. İnanan
birine kurtuluşu için ödül vermem."
Sen kendini
kurtarmazsan seni kurtaracak tanrı yok
Bunun için bir deliyi suçlayamazsın, delirirsen
Devam edecek gücü ver bana “
Devam edecek gücü ver bana “
Şöhretin bedelini ödediğinde acı çekersin. Arkana
baktığında seni kurtaracak bir tanrı yoktur. Şöhret sevdalıların sonu her zaman
hüsranla bitmiştir, önce olaylar güzel gelişir ,sonra felakete döner ve
arkasına baktığında her şeyi kaybetmiş yardım eden kimse yoktur.
Şarkıda asıl konu bir ağda tuzağa düşen insanları
anlatır.
" Ağın içinde takılı kaldım – ama ipleri kestim
Sana yarının kapılarını gösteriyorum"
Bazen ağın içinde takılı kalmışızdır ,ipleri
kesmişizdir ama bizi kurtaracak bir şeye ihtiyaç duymuşuzdur. Yarının kapılarını
aralayan gizli bir güç,a ma bu ne , yardımıza koşan,her zaman yanımızda olan
bir şey.
" New Frontier" Nicko’nun
ismini görmek bu şarkıda güzel.. Zaten Steve'in dediği gibi Iron Maiden için
tüm elemanlar şarkı yazabilir.. Önemli olan tek şey yazılan şeyin gerçekten
güzel olması. Nicko da bunu yerine getirmiş. 20 yıl sonra grubun bateristi
Nicko Brain karşımıza çıkıyor bu şarkıda. Bruce’un sesi ve ,Nicko’nun
hızlı davul ritimleri harekete geçiriyor
bizi. 3.07’de gelen sololar ise olağanüstü.
Şarkının içeriğinde basit bir hikaye geçmiyor. Dr.
Frankenstein’den söz ediliyor. Şimdiki yazacağım satırı alıntı yapmak
istiyorum. Bu satır dr.frankenstein ile ilgilidir.
“ Ama diğerlerine inanıyorsun; Adem'le Havva'ya,
cennetle
cehenneme, iyiyle kötüye..
Bunların hepsi hurafedir.'
Dr. Frankenstein, yıllar süren çalışmaları sonucunda
'yaşam sıvısı' nı bulmuş, manyetik alan oluşturarak hayatın kaynaklanmasını
sağlamıştır. Bu yaşam sıvısı plasentayı hatırlatan, adeta hayatın ana rahminde
yeşerdiğini akla getirmek için kullanılan bir sembol olan bir sıvı. Bu sıvıda
gelişip sonunda bir insan biçimini alan yaratığın duruşuysa cenini andırıyor.
Bu inanılmaz keşfini öğrenen etrafındaki herkes
Frankenstein'a kızmaktadır: 'Tanrı rolünü oynayamazsın! ' ama o, oynamak
istemektedir.
Frankenstein’in hikayelerini daha önceden okumamıştım.
Korkutucu, sırlarla dolu, büyüleyici, esrarengiz demekten kendimi alamıyorum.
Bu şarkı bir şeyi sorgulamanın ifadesidir. Orda Frankstein ,tanrı’nın rolünü
oynamak ister. Ama insanlar frankenstein’e kızmaktadır. Sen tanrı’nın rolünü
oynamazsın diye tepkilerini koyarlar. Merhametsizce ve korkusuzca tanrıyı
oynuyoruz. İşte bu cümleler kesinlikle bu şarkıyı anlatıyor. Şarkının içinde
bilimsel konular anlatılır, klonlama gibi konulara değinilmiştir.
" Paschendale" albümün baba
şarkısı. Hem müzikal olarak hem liriksel olarak olağanüstü. Yukarda
bahsettiğimiz gibi bu şarkıda mevzu I.Dünya savaşı. Şarkının
3.20’liğindeki kısmı etkileyici.
" Yabancı bir toprakta uzanmıştı tek başına asker,bilinmeyen mezar.
Son sözlerinde dua edip yalvarıyordu.
Paschendale’in dünyasını söylüyordu. "
Şarkı bir savaşın hikayesi değil bir askerin
hikayesini anlatır.
" Bunca zamanki acısını hafifleterek
ruhuyla son alışverişinde
Gözyaşlarıyla kurşunları paslandırdı
Bana onunla ilgili yılları anlat "
Kanla kaplı siperde uzanıyordu timi öldürmüştü
Benim ölümüme kadar yüzümde yağmurları hissediyorum arkadaşlarımı bir daha
göremeyeceğim."
Savaş anındaki bir askerin yaşadıkları ile ilişkili
cümleler. Dumanın içinde çamur ve kurşunla beraber . Korku, dehşet,acımasızlık , en sonunda zaman duvarı aşma zamanıdır.
Kesintisiz ateş ve hepimizin sonudur. Ölü arkadaşlarıyla birlikte gelecek
askerin yaşadıkları!
" Islıklar ,bağırışlar yerde yatan insanlar daha fazla ateşlenen
silahlar
yaşamsız bedenler dikenli teller üzerinde asıllı duruyor .
Savaş alanında kan gövdeyi götürmüş, göz gözü görmüyor.
Askerler yerde kıvranıyor.
Sonunda ölü arkadaşlarımla bir araya gelebileceğim."
Bir askerin ne yaşadığını acımasız şekilde anlatıyor
Maiden, bunu yapmayı sever ama bunu anlatırken karşındakinin de bunları
hissetmesini ister.
" 18 yıl boyunca bir sürü asker çamur içinde süründü
Daha fazla gözyaşı yok
Kimsenin kazanamadığı bir savaş var öldürme zamanı geldi çatıyor."
Evden çok uzakta yaşama şansımız sadece savaşmak evden çok uzaktayız.
Fakat yaşama şansımız savaşın kaderine bağlı
Bizim ve düşmanlarımızın bedenleri ölüler denizinin dışına taşıyor artık,
Kimsenin toprağında bir tek tanrı biliyor,ölümle dalga geçiyoruz adeta.
Ölüme meydan okuyoruz.
Çarmıha gerilmiş gibi müttefikler toplanmış halde kayıpları için yas
tutuyorlar
Alman savaşı sadece propaganda makinesi oldu
Daha önceden hiç görülmemişti böylesi.
Tarihin en kanlı savaşlarından biriydi.
Etrafı kan götürüyordu, insanlar ölüyordu.
Acılar ,sefaletler ardı ardına geliyordu.
Çünkü bu savaş tarihin en kanlı savaşlarından biriydi.
Yüzbinlerce insan öldü ve sakat kaldı."
Meleklerin
ağlamalarını duydum
Tanrıya
şükredelim ki fazla ölüm olmayacak gibi
İnsanlar gerçeği
biliyorlar, paschendale dedikodusunu anlat."
Zalimlik bir insan kalbine sahip her adam kendi
bölümünden sorumlu ,öldürmelerimizin dehşeti insan kalbi hala aç halde.
İnsanlar hala aç ama savaşmak zorundalar. Başka çareleri yok başka yaşama
şansları yok. Savaşmadığı takdirde ölecekler,savaşırlarsa yaşama dair bir şansları
olacaktı.
"Yerimde son bir defa ayaktayım,
yorgunum ama silahım hazır bekliyorum
emirin gelmesini ,gerginim daha
fazla kan akıtmak için hücum emrini bekliyorum."
Kan gökten yağmur gibi yağmakta insanlar ölmektedir
Silahların sesleri utançlarını gizleyemiyor
Ve biz paschendale’da ölüyoruz."
Bir askerin ölüme yakın olmasını ıron maiden bize bu
sözlerle gösteriyor
"Son anda kurtulduğum şaraphane parçası dikenli killerden direk top
ateşinin olduğu yere doğru koşuyorum
Ağlamaya başladım,ama sesimi duyan kimse yok.
Savaşın içindeyim,ama kimse yardım etmiyor
Kanın boğazımdan indiğinin farkındayım
Ölüm hemen baş ucumda."
Evden uzakta olan askerlerin savaşın bitmesini
bekleyip çok uzaklara gitme isteği ve savaşmazsa öleceğini düşünmesi..
"Evden çok uzaktayım yaşama şansım savaşın bitmesine bağlı
Uzaktayım ,eğer yaşayacaksam savaşacağım.
Başka şansımız yok."
Rüzgarda ruhumu görüyorum sınırların ötesinde tepenin arkadaşındayım
Paschendale’de ölen arkadaş ve düşman tekrar bir araya gelecek."
Gerçek hikayemiz sona erdi. Savaşın acı hikayesinin
bir anlatılışı bu şarkıda yatıyor, hem de acımasızca.
Her seferinde farklı bir askerin ruhunu hissedersin
dinlediğinde. Her seferinde o askerlerin nasıl öldüğünü hissedersin. Savaşların
bitmesi için sadece dua eder ve yalvarırsın.
Iron Maiden The trooper şarkısında olduğu gibi savaşın
kötü yönlerini bu şarkıda da bize anlattı. Acımasızlıklar, ölen ve sakat
kalan insanlar,sefaletler, yoksulluklar, kaybolan insanlar.
Şarkının ismi Passchendale
isimli bölgede gerçekleşen 3.ypres savaşının isminden geliyor.
“ Face In the Sand” Şarkının girişi blood brothers’a aşırı
benzemektedir Dilim döndüğünce hikayeyi sizlere anlattım. Savaşların ne
getirdiğini hepimiz biliyoruzdur. Özellikle Bruce’un performansını takdirlik.
Şarkının başlarındaki melodilerde yükselişe geçiyoruz. Sessiz sessiz giriş. Sonra
Bruce’un hızlı vokali az da olsa
harekete geçiriyor. 4.14’te ise şarkıya renk geliyor.
Savaşlar, savaşlar, Savaşlar.. Bu dünyadaki her şeye
sebep olan tek şey dünyadaki savaşlardır. Nedeni ne olursa olsun, gerek toprak
kavgası gerek bir şeyleri paylaşma isteği. Sonucu masum insanların ölümü...
“ Herkes bir şeylerin olmasını bekliyor
herkes bir
şeyleri görmeyi bekliyor
Deliler daha
büyük felaket gelecek diyor
Herkes
televizyondaki haberleri izliyor.
Spiralin ucundaki sahte hayatlar, diktatörler dünyayı
yönetiyor
Herkes arıyor ama kimse bir şey bulmuyor Her
şey gizlilik içinde
Herkes neden diye araştırıyor ,herkes sonraki
yaşamı umut ediyor
Bir sonraki yaşamı düşünüyorlar. Herkes
Gökyüzünden gelen ölüme bakıyor."
Kabus artık gerçek olacak insanlar gözlerindeki
maskeyi çıkarıyor
Herkes dua ediyor yalvarıyor ama kimse inanmıyor
İzledim ve bekledim sadece bir cevap için dua
ettim
Kavganın ve dünyanın sefaletine bir son için dua
ettim.
Savaşların bitişini istediğim için dua ettim.
Ama dua etsem de o son asla gelmedi.
İnsanlar savaşmaya devam etti.
Mezarları kazıldı, silahlar dolduruldu sadece öldürmek
için.
İnsanların bu dünyadan temizlenmesi için."
Trajedimizin gelecekteki hatırası bu kumlu yüz.
Savaşın hatırası her zaman akıllarımızda kalacak.
" Age Of Innocence" Şarkıya
sessiz bir şekilde giriliyor. Steve yine
ustalığını mükemmel sözler yazarak gösteriyor. Davulda nicko harikalar
yaratmış, Bruce ise olağanüstü performans göstermiştir. Gitarlarda vokalle uyum
içinde bize eşlik ediyor.
Yalanlar ,aldatmacılar, günahlar ve iki yüzlü
politikacılar. İnsanları kandırırla r,tuzağa düşürürler ,hatanın bedelini masum
insanlar öderler politikacıların bu söylediklerimiz umrunda bile olmaz.
Adaletsizlikler ve daha bir çoğu bu şarkının hikayesi. Grup bu şarkısıyla asi bir görüntü çiziyor.
Politikacılara nefret kusuyor, devleti yönetenlere ,haksızlıklara uğrayanların
haklarını savunuyor. Adaletin ve eşitliğin olmadığı dünyaya grup bu şarkıyla
selam ediyor.
“ Journeyman” Iron Maiden tarihinde ilk kez tamamen akustik
bir şarkı .şarkının Kapanış parçasına da uygun şarkı. Iron Maiden bu şarkıda
yeni şeyler denemiştir bunu da başarmıştır .
"Biz ölümü aldattık o da bizi "
2000’li yıllarda Metal Öldü diye bazı insanların
söylemleri vardı. " Dance Of
Death" Metal’in ölmediğine bir kanıt.. Metallica’nın st.anger
faciasından sonra Iron maiden’in dance of death’i insanları uyandırmaya
yetecektir!
CEM KURTULUŞ, 2008
0 yorum:
Yorum Gönder