Hiçbir zaman sıkı bir arabesk dinleyicisi olmadım. Ama hep bir dem
dinledim. Cengiz Kurtoğlu, Ümit Besen, Müslüm Gürses, Orhan Gencebay
dinlemişliğim hep oldu. Hepsini Arabesk olarak kategorize edemesem de bu müziklerle herkesin dinlediği dönem vardır. Müslüm Gürses de bu döneme damgasını vuran isimdi, diğer bir deyişle bir dönemin tarihini yazan adamdı. Gerek oynadığı filmlerle, gerek
müziğiyle. Arabeskin
babasıydı, deplasman otobüslerinde dillerden düşmezdi şarkıları, o’nun uğruna
jilet çekenler oldu, intihar edenler oldu. 80’lerin çocukları onunla çok şey
öğrendi, acı çekti. Kimileri konserlerinde jilet çekmesiyle ünlendi, kimisi de konfeksiyon makinelerinde radyoda dinlediği şarkılarla hüzünlendi.
Eski Yeşilçam filmlerinde de Müslüm Gürses’in filmlerine
denk gelmişsinizdir. 1979’dan itibaren Müslüm Gürses 38 sinema filminde oynadı.
Yoksulluktan bir kesit sunardı o filmlerle. Müslüm Gürses’in oynadığı filmlerde
hep “ Acı” niteliği taşıyordu. Vefasızlıktan dem vururdu Gürses, olmazsa olmazı
buydu. 1980 döneminin
önemli bir parçasıydı . Sonrasında Kuşaktan kuşağa Müslüm Gürses de öğretilmiş
oldu. Konfeksiyonda makine başında,
çanta diken bir işçi onu dinleyerek iç geçirmiştir, acı çekmiştir, sevdiğine
isyan etmiştir. 80 dönemi için önemli olmasının özelliklerinden biri dönemin
yoksulluk dönemine denk gelmesiydi
İşsizlik had
safhada, zamlar kapıda, sokağa çıkma yasağı, benzinin olmadığı otobüslerin tıklım tıklım
olduğu, halkın nerede ucuz mal
bulsa oraya akın ettiği, uzun uzun ekmek
kuyruklarının oluştuğu bir dönem… Yokluk kavramı böylece o seneler Türkiye’de isyanı ,
acıyı ve elbette hüzünü getirdi. Müslüm Gürses’te büyük bir kitleye sesleniyordu yazdığı
sözlerle. Dinleyici kitlesi bir çok araştırmaya konu olmuştur. Konserlerde
jilet çekenleri en meşhurudur. Ezilenlerin sesi oldu her daim. Dönem dönem
eleştirildi, ama kulak asmadı bu eleştirilere. Neticede bir kuşağa çok şey
öğretti.
Kimilerine göre alkolik, serserinin tekiydi. Espirili, güler yüzlüydü. Yaptığı
işin hakkını verdi. Herkes biraz biraz
Müslüm Babayla gözyaşı döktü. Kimileri “ Metalci” imajı zedelenmesin diye Baba’yı
dinlemedi. Lakin Doğu müziğinin etkisi vardı onun müziğinde. İmajı zedelenmesin
diye Baba’yı dinlemeyen enteller cenazede yer aldı. Büyük saygıyı hak ediyordu Müslüm baba, cenazesinde tabut neredeyse yere düşecekti. Müslüm Baba hayranları o saygının fazlasını yerine getirdi cenazede.
Ne dinlersen dinle. Caz, rock, pop, tekno, Müslüm Gürses
ile bir noktan kesişmiştir. “ Biz
Babadan Böyle Gördük “ sözü hayranları için ayrı bir öneme sahiptir. Sıkı bir arabesk dinleyicisi olmasam da Arabesk’in babası Müslüm Gürses’i dinlediğim
dönemler oldu, ağlattı da . 1980 dönemine “ Darbe” niteliğinde önemli bir sesti
Müslüm Gürses. Arabeske
ayıp bakıldığı dönemde bu insanlar Müslüm Baba’yı dinledi. Müslüm Gürses dinlemeyerek entel göründüğünü
sananlar bile gizli gizli Müslüm Baba’yı dinliyordu. Bu da araştırma konusu
olur. Dinleyici kitlesini genişletti her anlamda. Müslüm Baba’nın bir sözü herkes için önemlidir " Yıkılsın
minareler, açılsın meyhaneler"
Arabeskin gerçek babası Müslüm Gürses artık aramızda yok. Hasret rüzgarları erken esti be Baba!
CEM KURTULUŞ, 2013
0 yorum:
Yorum Gönder