Bazı insanlar için pek fazla söz söyleyemezsiniz, hiç merhabanız olmasa bile hayatınıza bir şekilde ucundan katkı
sağladığını düşünürsünüz. Ama yine de uzaktan izlersiniz; yapı gereği bir de
uzaktan izlemeye alışıksanız iyi bir gözlemci olmanız içten bile değildir. Bu yazıyı
yazma kararı almamı sağlayan unsur aslında kendisine bir teşekkür borcu olduğumu hissetmek ve buna biraz olsun katkıda bulunmak. Bu isim
Çağlan Tekil. Bir dönemin alt
kültürünü oluşturmasında pek çok emeği olan; punk,heavy metal kültürünün
memlekette yayılmasını sağlayan, “ fanzin “ denen olaydan çoğu kişinin haberdar olmasını sağlayan
Laneth’li yılların baş kahramanı.
Bizim
kuşağın öncelerini temsil ediyordu Çağlan
Tekil; benim rock-metal müzikle tanışıklığım onun sayesinde olmasa da öncelerinde ismini duyardım. Pek çok kişinin
o zaman bilinmedik gruplarla da
tanışmasını sağlıyordu.
Konserlere gittiğim zamanlarda da pek çok konserde kendisini görmüştüm
,zaten görmemek tuhaf kaçardı. Pek çok
konserde yıllardır gördüm, benim gördüklerim haricinde kendisinin kuşağı için
sembol bir isimdi ama konuyu başka yöne çekmek gerekirse; son zamanlarda ortamlarda eski grupların yeniden konser
vereceği söylentisi dolaşıp duruyordu.
Ben buna pek ihtimal vermiyordum.
“ Abi ne alaka “ der gibi bir imkansızlık vardı aslında çoğu
kişide. Bunun startını 2018 kasımında " Speed Metal Attack " konseriyle başlatmıştı Çağlan Tekil. Efsane Moda konseri olarak bilinen konser de gruplar aynı, yer aynı, sadece belki izleyenler farklıydı. Bunun gerçekleşmesinde kafaya oynayan kişi ve bunu gerçekleştiren kişi yine Baron'un kendisiydi.
Daha sonra yıllardır ortada gözükmeyen grupların bir konserlik de olsa sahnelere döneceği haberi kulaktan kulağa yayılıyordu. 24.01.2019
tarihinde Razor Inc elemanlarıyla
karşımıza çıkan Dr. Skull üyelerinin de sahnede olduğu konserdi. Bunun kuşkusuz
en büyük kahramanı Çağlan Tekil idi ve bu gece ile haberler yayılmıştı. Konserde bunun devamının geleceğine dair
şeyler de söylenince Ankara’da Dr. Skull’u izlemiş olarak bulunmuştuk. Yıllar
yılı yurt dışında olan grup üyeleri ancak bir hatır vesilesiyle bir araya
gelebilirdi; özellikle mesleği gereği yurt dışında bulunan grup üyeleri olunca
bu önem artıyordu. Çağlan Tekil ismi bunu öncesinde çözmüştü. Yıllardır yapmak
istediklerinden biri de buydu belki, ondan başka biri bunu yapabilir miydi
bilmiyorum. Tek başına başardı demek haksızlık olur ama büyük bir emek
abidesiydi bu konuda.
Tarihler 8 Mart 2019’u gösterdiğinde başka bir sürprizle
ortaya çıkmıştı Çağlan Tekil. Hepimiz
için izlenmesi gereken bir grubun zorluğuna rağmen “ Cultus “ grubu bir
konserlik de olsa 8 Mart Tarihinde izleme şansını bulmuştuk. Laneth serisinin
devamı Çağlan Tekil’in ön ayak olmasıyla bizzat gerçekleşmişti ve bunun yanında
da pek çok grubu da izlemiş olarak bulunmuştuk. Bununla sınırla kalmadı 21 Aralık 2019'da " Masters of Thrash " adı altında Türkiye'nin ilk thrash metal gruplarının da yer aldığı Pentagram,Metalium,Kronik,Metafor gruplarını kendisinin katkılarıyla izleme şansı bulduk. Bununla beraber 1 Şubat 2020'de düzenlenen " Laneth Bir Gece 4 " 'te " One Last Breath " gibi efsane thrash metal kaydına imza atan Athena'yı punk set ile orda olmasını sağlayan, çok konser vermeyen ortamlarda fazla gözükmeyen Radical Noise'ı tekrardan sahneye çıkmasında başrol olmasını sağlayan Çağlan Tekil'di. O, aslında eski geleneği devam ettiriyordu. Bundan 30 yıl önce çıkardığı dergiden gelen parayla metal konseri düzenlemekten keyif alan bir ruhun temsilcisiydi bu açıdan. Tüketen bir nesli değil, üreten bir neslin temsilcisiydi.
Bunun yanında konserler harici gözlemlediğim bir kişi olmuştu Çağlan Tekil. Buraya kadar onunla samimi sohbeti, merhabası olmayan bir insan tarafından yazıldı bu satırlar. Sakin oluşu, neşeli ve cana yakın tavırları çevresince sevilen,sayılan biriydi. Çevresinde olmayanların bile karşıdan biraz gözlem yapsa sevebileceği bir isimdi ve insanlara kattığı değerler konusunda herkesin kendisi hakkında yazdıkları bunu özetler niteliktedir.
Bunun yanında konserler harici gözlemlediğim bir kişi olmuştu Çağlan Tekil. Buraya kadar onunla samimi sohbeti, merhabası olmayan bir insan tarafından yazıldı bu satırlar. Sakin oluşu, neşeli ve cana yakın tavırları çevresince sevilen,sayılan biriydi. Çevresinde olmayanların bile karşıdan biraz gözlem yapsa sevebileceği bir isimdi ve insanlara kattığı değerler konusunda herkesin kendisi hakkında yazdıkları bunu özetler niteliktedir.
Bir şeyler üretebilmek için yola çıkan ve bu
yolda da bir adanmışlık içinde insanları kırmamak için çaba sarf eden 80 ve 90
arası kuşağa daha söyleyecek sözü olan birisiydi. Aramızda olmayanlar için “ ölmeden önce
değeri biliniyor muydu “ diye soru soranlar çıkabilir , ama kendisiyle samimi bir
sohbeti/muhabbeti olmayan ve uzaktan gözlemleyen
biri olarak arkadaşları tarafından hep değeri bilindi ve sevildi. Bunu o da her zaman içten hissetmiştir sanıyorum.
Kıyısından köşesinden az ya da çok bize yaşattığın her şey için sonsuz teşekkürler.
Hoşçakal Baron…
Cem Kurtuluş, 2020
0 yorum:
Yorum Gönder