“Elinden
gelenin en iyisini yazmaya çalışırsın ve sonra olan budur.” der
Wolf Hoffman “ To Mean To Die “
albümünü anlatırken, bir nevi hayata bir özet geçer. Bir süre ara verdikleri dönemden sonra vitesi
arttıran,diğer bir anlamda bir komutan nasıl takımı toplar cümlesinin cevabını
veren bir isim Wolf Hoffman. Kendisinin müziği bıraktığı dönemde kendisini müziğe
döndüren isimlerden biri de Mark Tornillo gibi güçlü bir sese sahip
olmalarından kaynaklı, albümün röportaj sürecinde Wolf böyle diyor. Buna
kimsenin şaşıracağını sanmıyorum, kendisi de kendi tutkusundan haberdar ve
hayranlarına bağlılığını da en açık sözleriyle dile getiriyor.
Pandemi döneminin araya girmesiyle birlikte pek çok grup
işinde geri kaldı, pek çok grup da kendi işini öncesinden halletmişti. Bazıları
için pandemi, kendilerine zaman yaratmıştı. Bununla birlikte grupta değişim
olmuş, grup üçlü gitara çıkmış, yılların kemikleşmiş kadrosunda Peter Baltes
gruptan ayrılmıştı. Wolf Hoffman bu konuda ne kadar üzgün olduğunu söylese de
gruba gitar bölgesine Philip Souse ve
bass’a Martin Motnik takviye
edildi. Grup için bu albüm aynı zamanda Peter Baltes ile çalışmayacak ilk albüm
özelliğini taşıyordu. Sonda olanı başta söylemek gerekiyorsa; grup, yıllardır
bu camiada metalhead’liğiyle bilinen Andy Sneap’le çalışıyor. Pek çok zaman Andy Sneap janjanlı sound’lar elde etse
de burada durum tam tersi durumda.
Albüm, çift
gitarın esareti altında saldırdığı Mark Tornillo’nun dinamik ve güçlü kaosun
içine davet eden “ Zombie Apocalypse” ile açılıyor. Wolf her ne kadar grupta
gitarda etkili olsa da burada Philip Souse gitar hatlarına saldırır pozisyonda. Teknoloji çağındaki robotlaşan insanı anlatan
lirikleriyle noktayı koyuyor Accept. Telefonla beyinleri zehirlenen insanlığa
bir bomba fırlatıyor.” Too Mean To Die “
çift gitarın hatta bütün gitar hatlarını çalışmasıyla agresifliğin
yükselmesiyle ve başlangıcında nakaratta dediği gibi “ ben, heavy metal savaşçısıyım “ diye haykırıyor. Solosu, çift
yönlü gitarı, davulu ve tam bir kombinasyon ile Mark’ın ateş eden vokali yanar
kıvamda devam ediyor.
AC/DC etkilenimli “
Overnight Sensation” gazdan elini
geri çekmeyerek “ ben ünlü olmak
istemiyorum, sansasyonel haberler altında olmak istemiyorum” mottosuna dair
lirikleriyle sözünü söylüyor. “No Ones
Master “ Accept’te klişeleşmiş koro
vokalli soundla marş halini almış bir yerle devam ediyor. “Medya,
kitleleri kontrol ediyor” cümlesiyle açılıyor şarkı, müzik altyapısıyla
soundsal yönden bekleneni vermese de tam olarak;liriksel olarak politikliğini
konuşturuyor. Ballad vari girişiyle başlayan “ The Undertaker “ Wolf Hoffmann ve Mark Tornillo imzalı, aynı
zamanda marş vari havasıyla ilerliyor. Binaları diken müteahhitlere karşın
altında kalan insanlara dair sözünü söylüyor. Altyapı olarak bekleneni tam
veremese de koro vokaliyle konserlerde seyirciyle söylenecek şarkılar arasında
yerini alması muhtemel. “ Sucks To Be
You” kendi hakkında övünen insan ya
da peygamber hakkında ya da buna yakın biriyle alakalı sözünü söylüyor. “derinlerde senin içinde korkak ve yalancı
biri yaşıyor “ nakaratıyla anlatıyor olan biteni.
"The Best Is Yet
to Come"
duygusal,dokunaklı,bir o kadar ballad vari eski Accept dönemlerini
hatırlatmışcasına Mark Tornillo’nun duygusallığına tanık ettiğimiz bir şarkı
oluyor. “How Do You Sleep “ albümün dinamit şarkılarından,yer yer koro
halindeki agresifliğiyle yerini koruyor. Lirikleriyle de Accept’in dünyaya
iğneleyici mesajını savaş üzerinden söylüyor. Sözlerin geçerliliğini yitirdiği
bir dünyanın cehenneme gidişinden bahsetmek üzere haykırıyor. Gitar hatlarının
ileri geri çalışmasıyla,solosuyla canlı olan “ Not My Problem “ akılda kalıcı şarkılar arasına giriyor. Albümün
kapanış şarkısı “ Samson And Delilah” orta
doğu ezgilerini anımsatan bir yapıda oluyor.
Prodüktöre gelecek olursak... Andy Sneap camiada her ne kadar bazılarının nefret edilen isimlerinde olsa da bazı teknolojik sound olayına dokunsa da bu albümde anlaşılan grup tam istenilen verimi almış kendisinden. Mark Tornillo’nun haykırışları, gitarlarda thrash tınıları ile birlikte speed metal/heavy metal riffleri, davul ve bass’taki hünerler duyulabilecek kıvamda oluyor.
Sonuç olarak “ To Mean To Die” 40 yıllık bir geçmişe dayanan Accept’in Wolf Hoffman komutanlığında üçlü gitara geçtiği ve Peter Baltes’ın yokluğunda olgunca çıkardığı bir iş oluyor. Gerek virüsün yayıldığı dönemde, teknoloji manyaklığının ileri gittiği bir çağda sözleriyle ders vermesini bilen bir yapıda son zamanların heavy metali ileri taşıyan işlerinden biri.
Mark Tornillo- Vokal
Wolf Hoffman- Gitar
Christopher Williams –Davul
Uwe Lulis – Gitar
Martin Motnik – Bass Gitar
Philip Souse - Gitar
Cem Kurtuluş,2022
0 yorum:
Yorum Gönder