Planlar
önceden hazırlanmıştı, önümüze ne çıkarsa çıksın bu deplasmana gitmenin
planlarını daha önceden yapmıştık. Önümüzde öyle çok engel vardı ki, bu
engellerinde bi şekil çözüleceğini bilerek bu deplasmanda olmamız gerektiğine
inandık. İstanbul, Ankara başta olmak üzere terör olayları patlak verdi, bir
yandan çoğu kişiyi ister istemez korkular sardı, ama bu da bizi yolumuzdan
etmedi. Başta “ Passolig “en büyük
belamızdı, deplasman yapamaz hale gelmiştik. Bir avuç adam İstanbul’dan bu
düşüncelerle Karşıyaka’ya doğru yola düştü.
Nevaleler alındı, yol boyunca
karanlığa teslim olurken bir yandan alkolümüzü tüketiyor bir yandan buğulu
camlara bakıp bestelerimizi söylüyorduk. Menemen’de yapılan iyi bir kahvaltıdan
sonra buluşma noktasına geçtik yavaştan. İzmir’de in cin top oynuyordu
geldiğimiz saatlerde. İstanbul ve Ankara’da patlayan bombalar burayı da etkisi
altına almıştı. İstanbul’daki serin hava yerini İzmir’de güneşe bıraktı bizim
için. Alsancak’tan otobüslerle toplu şekilde salona geçtik. Kağıt biletin sona erdiği bir dönemde bu maça
kağıt biletlerle girip anı tazeliyoruz yavaştan. Passolig’in olmadığı nadir
yerlerden biri olması bu deplasmanı özel kılıyor, çünkü tribünün tribün gibi
yaşanılan yerler çok az kaldı ve Sonda söyleyeceğimi başta söylemeliyim;
Karşıyaka deplasmanı tribün kovalayanlar için gidilmesi gereken deplasman
listesinde ilk sıralarda yerini rahatlıkla alır. Hem deplasman tribününün bulunduğu yer, hem de salonun genel yapısı her şeye müsait. Ama salonun içinde ter içinde kalmamız da bunun çabası.
Bunu geride bırakırsak; Salona girer girmez pankartlar asıldı,
tribüne ısınmak için besteleri söylemeye başladık. Girer girmez her iki
tribünde İstanbul’da ve Ankara’da patlayan bombalara tepkilerini verdi. Karşıyaka
tribününde her maçta dolu olan tribün maç günü boştu. Bu faslı geçersek; Fenerbahçe
tribünü yaklaşık 250 civarı taraftarla yerini aldı. İnişli çıkışlı bir grafik
çizildi tribün adına. Çoğu zaman kendimizden geçiyoruz, enerji patlaması
yaşıyoruz tribünde. Karşıyaka’lıların küfürlerine de küfürle karşılık veriliyor
ve bunun altında kalınmıyor. Salonda Karşıyakalılar sahaya etki etme konusunda
iyiler, yer yer iyi ses çıkarıyorlar ama bu maçta sınıfta kaldılar.
Maçın sonlarına doğru ortalık kızışıyor.”
Bize Her yer Trabzon “ atkısının açılmasıyla tribün bunun karşılığını verme
noktasına geliyor. Herkes öfke patlaması yaşadı birden, orada bir amirin “
Karşı tarafın ne yaptığını sorgulamıyorum “ gibi cevabı da gülünç derecedeydi
hepimiz için. Mevzu daha fazla büyümüyor o olaydan sonra, Karşıyakalılar şov
vari hareket yapmaya çalışıyor. İstanbul Tayfalarına karşı bugüne kadar ezilen Karşıyaka
tribünü bu maçta da ezilmenin tadını yaşıyorlar.
Maç sonrası İstanbul’dan
yaklaşık 1000 kusur km gelen bizler seslerimiz kısık şekilde araca biniyoruz,
araçta da besteler dilimizden düşmüyor, sesler kısık bir şekilde yola devam ediyoruz. Arada kaynamasın diye bize İzmir'e indiğimiz andan itibaren " Group İzmir" tayfasına ayrı selam ediyoruz bu yazıyla. Her şey bir yana , sabah ölü bir şekilde işe gidecek olsak
da bu deplasmanın hakkını vermenin mutluluğunu yaşıyoruz, sözü karanlık bir deplasman dönüşü bir
bestenin kısa sözüyle bitiriyorum “ Şu
Deplasman Yollarında Seni Yaşamak Var ya…”
Cem Kurtuluş,
20.03.2016/ Karşıyaka
0 yorum:
Yorum Gönder