Belki klasik bir tabir olacak; ama bazı ruhlar asla
tükenmez, içindeki nefret,kaos,öfke üçgeniyle bunu müziğine yansıtır. Kuşkusuz
1980’lerin en saldırgan müzik türü thrash metal idi, bunu çok fazla evelemenin
gevelemenin anlamı olmasa da thrash metal’in bazı gruplarca teknolojinin
soundlarına yedirilmesiyle o eski tadı veremeyenler de var, burada mevzu bahis
edeceğim konu da tam bu konu üzerine. Teknolojinin bu kadar gelişmesiyle
birlikte bu işin “ old school “ ruhu
dediğimiz kısmı son zamanlarda gayet akıcı
şekilde gidiyor.
Ankara metal
sahnesi doyurucu sound, öfkenin müziğine
binmesiyle klas işler çıkarttı. Hazy
Hill ile başlayan süreç,(en azından tarihsel olarak ben böyle biliyorum ) daha
sonraları Suicide, Solitude ile bununla birlikte ve son zamanlar bangır bangır thrash
metal’i iliklerimize kadar hissettiğimiz Thrashfire ile kendinden fazla söz
ettirdi. (ki son zamanlar derken grubun
2006 çıkış noktası olduğunu belirtmeye gerek olmasa da belirtelim)
Son zamanlarda bahsedeceğimiz proje “ Trenchwar “ dan geliyor. Trenchwar, isim olarak yeni kurulsa da aslında yıllardır metal sahnesinde tabiri caizse borusu öten, sertlikten taviz vermeyen bay area sahnesinden baz olarak merkeze koyan grup ve bunun üstüne de alman thrash’inin o brutalımsı vokallerin kükremiş haliyle bize sesleniyor. Albüm, açılışı saldırganlığını belli edecek olan “ Kill “ ile yapıyor. Liriklerde de yalanlar,küstahlıklar cümlelerinde ardında masumların öldüğü bir dünyada “ yüzlerce insan öldü, ne için ? “ sorusunu soruyor bize Trenchwar. Roller değişir, sonuçlar değişmez minvalinde de sözünü esirgemiyor. Gitarların saldırganlığı altında da alman thrash’inin etkisini bariz gözlemliyoruz, ki grubun etki alanı bay area ve alman thrash metal’inin etkileri arasında.
Albümüne ismine isabetli şarkı olan “ The Godfathers “ Kreator’un fazlaca etkisini hissedeceğimiz dünyadaki godfather’lara dair sözünü söylüyor. Özellikle “the god is only for the poor. “ sözüyle de nokta atış yapıyor. Dünyanın despotça yöneten politikacılarına karşı niteliğinde etkili. Albüme ismini veren “ Criminal Organizations “ saldırganlığını devam ettirerek kana bulanmış dünyadaki mesajını gayet açık “ hiçbir tanrı seni kurtaramaz “ sözüyle isyan ediyor. “ Rape of the Week “ çocuk tecavüzcülerine dair en nitelikli şarkılardan biri oluyor. “ Mass Mind Rape “ ile sahtekar medyaya karşı tepkisini saldırgan bir şekilde yerini getiriyor. Sus pus olanlar,yalan haber yapanlar, yasak koyucular, patronun emrinde olanlara dair sözünü söylüyor şarkı.
“ Thrash Not Thrash “ gerektiği gibi thrash metal fanatikleri için
biçilmiş kaftan ki , ısrarla thrash metal’e “ trash metal “ diyen kesime “
hepiniz çöpsünüz “ diye sesleniyor diğer anlamda. Bu şarkının çıkış hikayesi
de Exodus’un “
Thrash Under Pressure “ ile ilgili,ki bunu Paslanmaz Kalem röportajında
belirtiyor grup. Albümde etkilenimler Bay Area çıkışlı, Exodus,Testament,Sodom gibi grupların izinden gittiklerini
söylemeye gerek var mı bilmiyorum. Direkt şarkı “Since 1983 we call it thrash Don’t you understand little boy “
nakaratıyla mevzuyu özetliyor. Hepimiz için “ trash “ değil, “ thrash “ diyerek isyan vari bir çıkış oluyor.
Albümün kaydı 2016 gibi başlıyor, o zamanlardan bu yana tek kişi olarak başlayan proje sonrasında aynı kafadaki tayfanın girişimiyle buralara kadar geliyor. Albüm kapağı Yiannis Pavlidis’in elinden çıkma. Pek çok isimle görüşülmesine rağmen en son olarak Yiannis Pavlidis de karar kalınmış. Albüm , 2016 gibi kaydedilirken geriye sadece mix ve mastering işleri kalmış, her şey tastamam olunca da albümün çıkış hikayesi böyle gerçekleşmiş oldu.
Sonuç olarak; “
Criminal Organizations “ Amerikan
thrash metal’i alt yapısı üzerine güney Amerika
soundundan ve alman thrash metal sahnesinin etkileşimiyle, politik ve protest
lirikleriyle balyozu kafanıza indiriyor.
Cem Kurtuluş,2021
0 yorum:
Yorum Gönder